TEVÂFUK


Merhaba değerli okuyucum;
Uzun bir aradan sonra yeniden karşındayım :) Bugün sana anlatacağım konu benim hayatta en çok kullandığım ve en çok sevdiğim kelime üzerine olacak. Kelimemiz başlıktan da anladığın gibi ''Tevafuk''. Bu şahane kelimemizin manası ise şu şekilde: Denk düşme. Uygun gelme. Yani kısaca kaçınılmaz tesadüf olarak da tanımlayabiliriz. Ha birde unutmadan söyleyeyim bu güzel kelime uygunluk manasındaki ''fevk'' kelimesinden türemiş. Her zaman olduğu gibi bu kelimeyle alakalı hayatta başıma gelen güzel bir olaydan bahsedeceğim. Yukarıdaki fotoğrafta yanımda görmüş olduğun kişi Abdulkadir. Benden 4 yaş büyük. Beden eğitimi öğretmenliğini bitirmiş lakin atanamadığı için bizim okuldaki bir kafede çalışmaya başlamıştı. Fakat bazı nedenlerden ötürü işten ayrılmak zorunda kaldı. Biz ise instagram aracılığıyla konuştuk ilk defa. Daha sonra iyi anlaştık ve iki iyi dost olduk. İşten ayrılsa da arada sırada konuşuyoruz. Ve şöyle söyleyeyim hayatımda gördüğüm en iyi ve en fedakar insanlardan biri. Abim yanımda değil ama o İstanbul'da bana ikinci bir abim oldu adeta. Her neyse benim bölümümden dolayı staj raporları, sunum ödevleri derken artık bir dizüstü bilgisayara ihtiyacım olduğunu kesinleştirdim. Yüzde elli burslu okuduğum ve ayriyeten yurtta da kaldığım için babamdan bir de bilgisayar isteyemezdim. Daha sonra hafta sonumu yurtta bomboş geçireceğime çalışmaya karar verdim. Kadirle cuma günü buluştuk ve ben derdimi anlattım o da dinledi sağolsun. Tek başıma iş aramaya gideceğimi söyleyince o da gelmek istediğini söyledi. Boşuna yorulmamasını rica etsem de ısrarları üzerine beraber iş aramaya başladık. Sefaköy, İnönü ve civardaki bütün alışveriş merkezleri ve kafeleri talan ettik iki gün boyunca. Son uğradığımız Köfteci Ramiz adlı bir mekanda işe başlayabileceğimi söylediklerinde çok sevindim. Oda benim adıma çok sevindiğini söyledi. Ki hiç bir çıkarı olmamasına rağmen bütün hafta sonunu bana ayırdı. Hakkını nasıl öderim bilmiyorum. Daha sonra yurda döndüm. Telefonuma baktığımda annemden gelen 2 tane  görüntülü arama cevapsızı gördüm. Normalde annemlerin beni hiç görüntülü aramadıklarını bildiğim için hemen geri aradım bir şey olmasından korkmuştum. Her neyse iş aradığımı ve bulduğumu haftaya başlayacağımı söyledim. Onlarda sen gene çalış ama biz sana bilgisayarını aldık demesinler mi! Nasıl sevindim sana anlatamam :)) Çünkü korkuyordum staj raporlarını yetiştiremeyeceğim için. Ve eğer raporları teslim edemezsem sınıfı geçemeyeceğimi söylediği için hoca, ekstra stres ve korku içerisindeydim. Sırf bu yüzden yüzümde 3 sivilce çıktı bir gecede.. Her neyse fazla sıkmak istemiyorum senide. Yakın bir zamanda böyle güzel bir tevafuk yaşayınca içimde tutamadım ve yazmak istedim. 1 hafta sonra yazmamın nedeni ise annemlerin bugün beni ziyarete gelmesi ve bilgisayarın elime yeni ulaşması. Yoksa bende isterdim hemen ertesi gün anlatmayı :))) Güzel tevafuklarla doğsun güneşin hoşça kalasın :)

Yorumlar

En Çok Okunanlar